Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Mart, 2012 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Var Olmak

Düşünmekle hiç bir şeyi var edemezsin... Yazacağım  basit şeyler zaten vardır.    Tamamı basit, daha önce söylenmiş veya yazılmış olabilir hatta bunların hepsi bile olabilir. Herşeyi basite indirgemekle kolaya kaçarsın ve meselelerden uzaklaşırsın. Basit düşünebilmek en güzel başlangıcımdır. Başlangıçlarla aram çok iyidir. Bir başlangıç yapmaya çabalarım. Yol aldıysam ise başladığım noktaya ışık hızıyla dönerim. Sonlara hiç varamamak için çok çalıştım ve var olmak... Güneş sabahları doğudan doğar. İnsanlar sabahları uyanırlar. İşe giderler. Çalışmak vardır. Ayakkabı giyerler bazen siyah bazen kahverengi. Bazen beyaz, bazen kırmızı arabalara binerler bazende mavi ayakkabı giyerler. Trafik vardır. Hava vardır. Su vardır tabi. Bazen yağmur yağar ya da kar. Kış vardır karanlık ve ışıksız. Kışları hava erken kararır. Evlere gidilir. Sıcacık çorbalar içilir, Şeftali yenir. İnsanlar çizgili ya da başka desenli kumaşlardan pjamalarını giyerler. Masallar vardır. Pikniğe g...

Düşünce Boşlukları

Görünmez olmayı dilemek hiçte masumca bir çocukluk düşü değildi. Ben mahvoluyorum elimden tutun demek yerine burdayım hadi bir tekme de siz atın denilirdi. Sevgilinin gidişine yakılan ağıtlar ona değil içimizde yitirdiğimiz duygularımızaydı. Arayışlar yitirilenlere değil, bir dalgınlık anında onun yarattığı boşluğaydı. Tıpkı bir zamanlar boynunda salınan uzun saçlarının hayaletine  ansızın dokunmak gibi. Büyüdükçe hayaletler biçim değiştirdi. Karanlıkta hayalet sandığımız masanın gölgesi geçen yılların hayaleti oluverdi. Ve biz hep savaştık kafamızın içindeki tehlikelerle , baş ağrılarımız  yerine... Yarın ne yapacağını bilmediğin, nerede olacağını düşünmediğin zamanlar denizin üstüne uzanmak gibiydi. Bir delinin kuyuya attığı taşın arkadasından koşarak gitmeye hazır olmayı cesaret sanmıştık. Yazdıkları satırları okuduktan sonra asla açıp fotoğraflarına bakmak istemezdik o kadınların.  Çünkü delerdi bakışları. Çünkü anlardık onları... Siyah...