Ana içeriğe atla

Tuttum Bir Şiir Yazdım

Tertemiz bir kağıdı sözcüklerle karalamak kolaydır da,
Mürekkebine gözyaşlarını katık edip şiir ile aydınlatmaktır zor olan
Asi dir sözcükler toparlayamazsın kimi zaman,
ancak bir düş düşer aklına şiir oluverir yinede…
Sözcükler bile anlamlarını ararken ben tuttum sana şiir yazdım
dua eden çocuk gibi içten….
Şiirim dua oldu,
Çocukların duaları yanıtsız kalmazdı,benim şiirim sensiz kalmadı
Tuttum sana şiir yazdım,sonra oturdum dua ettim
Dua yazdım şiir oldu,şiir ettim dua…
Duasından uyandı çocuk,şiirimle uyudu…
Yeni güne uyanmak nasıl zor ise,senin uykuna şiir olmak öyle kolaydı,
Aslında sen uyurken şiir kolay,şiir zorken senin uyanman olasıydı
Ben sana tuttum şiir yazdım,sözcüklerim öyküye kaçtı,
Sonra kahramanlarım öyküden kaçtı,öykü şiir olarak kaldı
Sözcükler şiir olurdu da,
Şiir, şiir olmaktan sıkılır sen olurdu
Senin güzelliğinin şiir olması kolaydı da,seni sana şiirle anlatmak zordu
Bir bahar melteminin, mayısın en güneşli gününde bir şiir olarak gelmesi kolaydı da,
Bir yaz güneşinin, karlı bir şiire tutunması zordu
Kafka’nın Milena’ya şiirler yazması kolaydı ama
Kafka’nın Milena’sı olmak zordu
Mutlulukları paylaşmak hep kolaydı ya hani acıları yaşamak şiirle bile bir hayli zordu
Ben anlatabilirdim
yıldızları,
bir ağacın çiçek açısını,
kozasından çıkan kelebeğin mucizesini,
renkleri,
geceyi,
gündüzü,
kırmızı bir uçurtmayı,
kimsesiz bir çocuğun gözlerindeki umudu
bir savaşın yıkımını belki…
Ama ben tuttum seni şiir yaptım,
Şiirimle mucizeler yarattım
İçinde kötülük geçen her satırın üstünü siyaha boyadım,
Tertemiz bir sayfa kaldı ve
Bütün güzellikleri seninle aynı satırda kullandım,
Bak satır atlamadım, sonsuz kal diye her cümlemin sonuna nokta koymadım
Yine de uzun soluklu kelimeler seçip sana şiir yazmak kolaydı da,
Ömrüme, ömrümden ömür katıp yanında soluklanabilmeyi düşlemekti zor olan..

Yorumlar

  1. kalemine yüreğine sağlık bende bu gün blogumu şiirle açmıştım havalar galiba:)
    http://coco-jelly.blogspot.com/

    YanıtlaSil
  2. Haklısınız,bir türlü mevsimleri mevsiminde yaşayamıyoruz ki.yağmurun,kışın hüzünlü bir havası vardır ya o yüzden hala şiire tutunuşumuz:)sizin şiir seçiminizde çok güzel doğrusu:)
    Sevgiler

    YanıtlaSil
  3. Tuttum kafese koydum kaderimi
    bir mısranın çığlığında
    kimse duymadı
    sesimi...
    Tuttum bir şiir yazdım
    içinde
    keşke olmasa dediğim
    sırf
    meraktandı düşlerim...

    keşke bir şiir olsaydım,

    YanıtlaSil
  4. Bazen belki de hep, içimizdeki yaşamla yetinmeyiz.Düşsel bir hayatla yaşamak isteriz başkalarının düşüncesinde. Aslında yalnızca bir şiirden ibaret olan düşsel varlığımızı korumaya çalısırız inatla.Gurur duyarız bir şiir olduğumuza ve sevdiğimize şiir yazmakla. Ancak şiire ilişkin yargılar, şiirden daha değerlidir...

    YanıtlaSil
  5. en değerlisi şiirdir bence
    sadece şiir olduğu, belki birazda tarifi olmadığı için
    yargıya gerek olmayan bir uyak içinden,
    en güzel sözler söylenebildiği için.

    naçizane siz yine tutun bir şiir yazın, lutfen

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Gözyaşlarımızın Tadı Aynı...

  İki kadın ağlıyor şimdi kuytu köşelerinde benliklerinin..Aslında hep ağlayan iki kadın kimi zaman gözyaşlarıyla kimi zaman içten içe.hep yanarak hep eksiklerle.Aynı bedende dokuz ay yaşamıış iki kadın...Biri gerçekten eksik diğeri eksik olmadığı halde bosluklar yaratıp eksik olma çabasında.   Ağlıyorlar çünkü sarılamıyorlar birbirlerine bir sarılsalar şöyle eskisi gibi, hani o ilk karşılaşmalarındaki gibi hafifleyecek acıları merhem olacaklar birbirlerine...   Sadece susuyorlar yada sözcüklerini yalnızca birbirlerini incitecek cümlelerde kullanıyorlar...Nasıl da benziyorlar bir o kadar da uçurum var aralarında...   Biri gerçekten sevmiş,sevilmiş,yolunun yarısına gelmişken kaybetmiş,biri herşeyin başında pes etmiş yazık...ne sevmeye gücü var nede sevilmeye ömrü yetecek.   Acıları aynı aslında çok değer vermek insanlara,canından parçalarına ama sonunda hep kaybetmek,hiçbir karşılık görememek onca fedakarlığa...   Öylece izl...

Mutlu Yıllar Kırmızı Balık

Bir zamanlar bende kendimi Bulunmaz Hint kumaşı sanırdım. Kaç metreydi ki benim yokluğum? Oysa ben benim yokluğumdan dünyaya Yalnızca bir elbise çıkar sanmıştım. Sonunda ben de alıştım. Ah…dedim sonra, Ah! İşte Böyle böyle Büyüyorum Dedim Bir gündüz geliyor Bir gece… Gitti... Gidiyor... Gidecek... Neler geride kaldı ve daha neler gelecek… Büyürken geniş ufuklar hayal ediyorum. Öteki olabilmeyi, yerine koyabilmeyi, geride durabilmeyi öğreniyorum. Oysa… Denizlerle avunmayan bir martı cesareti lazım şimdi. Doğum günü mumlarını üfledi bugün Kırmızı Balık Kutlu olmadı Ama Her ne olursa olsun Doğum günleri kutlu olmalı O halde Kutlu Olsun …

O Lokum Alınacak

  Dokuz yıl önce de hava kışa rağmen böyle güzeldi bu zamanlarda ve ben geçen bu dokuz yılın her bu zamanlarında üşüdüm. Biraz da büyüdüm. Büyümenin gitgide daha fazla kabullenmek olduğunu öğrendim.  Babamın ölümü  yalnızca göz yaşartan bir yorgan altı korkusu olmaktan çıkıp gerçeğe dönüştüğünde “ Bir gün geri gelecek … geri gelecek” derdim küçükken ve buna sahiden inanırdım.   Annem elbiselerini verirken birilerine çok kızmıştım. Kalan sigarasını gelip bitirecek diye hiç dokunmadım. Çok sabrettim o günden bu güne.   Çok bekledim cam köşelerinde. Gelmedi.  Ben böyle sayıklarken bir gün baktım büyümüşüm ansızın ve o bir gün geri gelecek cümlesi  “ Bir gün ben onun yanına gideceğim ” olmuş.    Eğer birini bekliyorsan her şeyi yavaştan alırsın, ertelersin, yemeğe başlamazsın, hiç bir plan yapmazsın ansızın gelebilir evde olmalısın. Ama eğer ona gideceksen ardında yarım kalmış hiçbir şey bırakmazsın...